Page 46 - FarmaNed 34
P. 46
HOBİ
Çalmayı en sevdiğiniz eserler hangileridir?
Zorlandığınız bölümler oluyor mu?
Eser, dönem, besteci seçme konusunda skalam aşırı geniş di-
yebilirim. Bunu birkaç maddeye veya kişiye indirgemek diğerle-
rine haksızlık gibi geliyor bana. Ama itiraf edeyim kendimi Rus
bestecilere bir tık daha yakın hissediyorum; Tchaikovsky, Ra-
chmaninoff, Shostakovich gibi romantik dönem Rus besteciler
beni daima çok heyecanlandırır.
Zorlandığım ama o zorluğu aşınca inanılmaz keyif aldığım bö-
lümler oluyor, evet. Bir sanatçı zorlanmadığı zaman, kendini
tam anlamıyla bütün doygunluğa ulaşmış hissetmiyordur ben-
ce; kendi adıma bu böyle en azından. Hep daha iyi, farklı ve ya-
pılmamışı yaratma çabası bir sanatçı ve müzisyenin mesleğine
olan açlığını yitirmemek adına yaptığı en güzel sebeplerdir.
CSO’nun yetenekli ve başarılı dört genç çellistinin
kurduğu CSO Cello QUARTET'in üyesisiniz. Bu orkestra
hakkında neler söylersiniz?
15 sene boyunca gerek yurt içi gerek yurt dışında 150'den fazla
başarılı konser verdiğimiz, harika kritikler aldığımız çok güzel
bir oluşumdu; CSO Cello Quartet. Okuldan beri arkadaş hatta
kardeş diyebileceğimiz kadar yakın 7-8 çellistken, CSO çatısı
altında buluştuk. 4 kişilik bir gruba indirgediğimiz ama profes-
yonel bir şekilde marka olmaya dönüştüğümüz, müziğin her
türlüsünü hakkını vererek yaptığımız ve üzerine titrediğimiz bir
gruptuk. Bazı sebeplerden ötürü bu güzel topluluğu maalesef
devam ettirmeme kararı aldık ama ne derler bilirsiniz; “Bazen
zirvede bırakmak en güzelidir”.
Çello çalarken neler hissediyorsunuz?
Enstrümanınız sizin için ne ifade ediyor?
“Kendimi bir bütün gibi hissediyorum” dersem abartmış ol-
mam. Teknik zorluklar ve saatler gerektiren pratikler işin belki
de sıkıcı ve tabir-i caizse hamallığı, ama çıkan sonuç harika olun-
ca geçen zorlu saatlerin sonundaki tatmin gerçekten harika bir
duygu.
Her enstrüman çalan kişi için kendi sazı onun bir parçası, bir uz-
vudur. Öyle olmazsa sanatını ve duygusunu karşısına birtakım
teknik eksiklikler yüzünden tam anlamıyla yansıtamaz. Bizler
çocukluktan bu yana elimizdeki bu ''oyuncakla'' büyüdük. Her-
halde yürümek, bisiklete binmek, yüzmek gibi sizin için adeta
bir refleks hale dönüşmesi için bir enstrümana böylesi bir ha-
kimiyet edinmek belki de bir ömür gerektiriyordur. Kendimi bir
sanatçı, müzisyen ve bir çellist olduğum için çok şanslı hissedi-
yorum.
44 |